Geçen yılın başlarında ABD Merkez Bankasının (Fed) sıkı para politikasının resesyona neden olabileceği tahmin edilirken, 2023’ün son çeyreğine ilişkin büyüme verileri dahil son göstergeler ülke ekonomisinin dayanıklılığını ortaya koydu.
ABD’de Conference Board Tüketici Güven Endeksi, Amerikalıların iş gücü piyasası ve enflasyon konusunda daha iyimser hale gelmesiyle geçen yıl aralıkta 2021’in başından bu zamana kadarki en yüksek artışını kaydetti.
Geçen hafta Michigan Üniversitesinin yayımladığı öncü verilerine göre, ülkede tüketici güveni ocak ayında Temmuz 2021’den sonraki en yüksek seviyesine çıktı. Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi de yüzde 2,9 ile 3 yılın en düşük seviyesine geriledi.
Çarşamba günü açıklanan Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verilerine göre de imalat sanayi PMI 15 ayın, hizmet sektörü PMI da 7 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Söz konusu endeksler, ülkede iş faaliyetlerinin ocak ayında siparişlerdeki güçlü büyümenin öncülüğünde arttığını gösterdi.
– “Yumuşak iniş” beklentileri güçlendi
Ülke ekonomisi, geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 2,2, ikinci çeyreğinde yüzde 2,1 büyümüş, üçüncü çeyrekte elde edilen yüzde 4,9’luk büyüme performansı da 2021’in son çeyreğinden bu yana kaydedilen en güçlü büyüme olarak kayıtlara geçmişti.
Analistler, enflasyonun gerilemesiyle birlikte ABD’de tüketicilerin 2024’te de ekonomiyi taşımaya devam edebileceğini belirtti. Ülke ekonomisinin bu yıl da sağlam büyüme göstermesinin “yumuşak iniş”i güçlendirmesini beklediklerini söyleyen analistler, böylelikle Fed’in ekonomide bir daralmaya yol açmadan enflasyonu hedefine döndürebileceğini ifade etti.
ING uluslararası başekonomisti James Knightley, ABD’de geçen yılın dördüncü çeyreğindeki büyümenin yüzde 2 artış yönündeki beklentilerin üzerinde gerçekleştiğine dikkati çekerek, tüketici harcamalarının yüzde 2,8 ile güçlü artış kaydettiğini, hükümet harcamalarının yüzde 3,3, konut dışı sabit yatırımların yüzde 1,9 ve konut yatırımlarının yüzde 1,1 arttığını dile getirdi.
ABD ekonomisinin 2023 yılının tamamında da yüzde 2,5 büyüdüğüne işaret eden Knightley, “Bu da geçen yılın başında daha sıkı para politikası ve kredi koşullarının potansiyel olarak ekonominin resesyona girmesine yol açacağı yönündeki beklentileri boşa çıkarıyor.” dedi.
Knightley, öte yandan, büyüme rakamının çok yüksek olmasının 2024’ün ilk çeyreğinin daha zayıf olma ihtimalini artırdığına işaret ederek, stokların büyümeyi olumsuz etkileyeceğini, ticaretin de ters rüzgara dönüşmesinin muhtemel olduğunu, tüketici ivmesinin de bir miktar yavaşladığını söyledi.
Fed’in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinin de son çeyrekte yüzde 2 arttığını belirten Knightley, bugün açıklanacak aylık verilerin de muhtemelen aylık eşiğin altında kalacağını kaydetti.
Oxford Economics ABD başekonomisti Ryan Sweet, ülke ekonomisinin tahminlerin üzerinde büyüme göstermesinin, piyasanın Fed’in faiz oranlarını mart ayının başlarında düşüreceği yönündeki beklentisi için henüz erken olduğuna ilişkin görüşleri güçlendirdiğini dile getirdi.
Yurt içi alıcılara yönelik satışların dördüncü çeyrekteki gücünün ekonominin dayanıklılığını vurguladığını ifade eden Sweet, tüketimin temel itici gücü olan harcanabilir gelirdeki hızlanmanın da desteğiyle tüketici harcamalarının bu yıl oldukça iyi bir şekilde devam etmesini beklediklerini bildirdi.
Sweet, net ihracatın GSYH büyümesine olumlu katkıda bulunduğunu, ancak tedarik zincirlerinde yaşanan son kesintiler nedeniyle bu yılın başında stoklar ve ticaretin yakından takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Sweet, para politikası ile ekonomideki değişiklikler arasında uzun ve değişken gecikmeler olduğuna dikkati çekerek, “Dolayısıyla yumuşak iniş yapmak istiyorsa Fed’in bu yıl para politikasını gevşetmesi gerekecek.” değerlendirmesinde bulundu.
GSYH’nin bu yıl da yüzde 2 artmasını beklediklerini ifade eden Sweet, ekonomide göze çarpan çatlakların olmaması nedeniyle “yumuşak iniş” ihtimalinin gözle görülür şekilde arttığını kaydetti.
American Enterprise Institute kıdemli uzmanı Steven Kamin de GSYH’deki güçlü büyümenin büyük bölümünün tüketici harcamalarından kaynaklandığına işaret ederek, tüketicilerin hala Kovid-19 salgını sırasındaki tasarruflarından harcama yapıyor gibi göründüğünü, benzin fiyatlarının düşmesi ve Fed’in faiz oranlarını düşüreceği beklentisiyle iyileşen güvenin de harcamaları desteklemiş olabileceğini ifade etti.
ABD ekonomisinde yumuşak inişin gerçekleştiğini söylemek için henüz erken olduğunu vurgulayan Kamin, “Ancak dördüncü çeyrekteki güçlü performans, yumuşak inişin gerçekleştirilebileceğine dair kanıtlara katkıda bulunuyor.” diye konuştu.
ABD ekonomisinin büyümesinin bu yıl yüzde 2’nin oldukça altına düşeceğini tahmin ettiğini söyleyen Kamin, Fed’in faiz indirimlerine başlama zamanının büyüme üzerinde büyük bir fark yaratacağını düşünmediğini belirtti.